Yaklaşan eğitim dönemi öncesi aileleri bilgilendiren Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Özden Durmuş Gönültaş, “Çocuklarımızın sağlığını korumanın en temel şartı sağlıklı beslenme-uyku alışkanlığı kazandırmak ve düzenli olarak fiziksel aktivite yapmalarını sağlamaktır. Bu üç temel nokta çocuklarımızın hem büyümesini hem gelişimlerini destekleyecek aynı zamanda da bağışıklık sistemlerinin güçlenmesini sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
MEB çalışma takvimine göre 2023-2024 eğitim öğretim yılında okullar 11 Eylül Pazartesi günü açılıyor. Eğitim dönemi yaklaşırken polikliniklere başvuran aileler endişeli. Ailelerin, “Çocuklarımızı kış hastalıklardan nasıl koruyacağız? Bağışıklık sistemlerini nasıl güçlendireceğiz? Okul başarılarını artırmak için neler yapabiliriz?” sorularına cevap veren Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Özden Durmuş Gönültaş, önemli bilgi paylaşımlarında bulundu.
“Gerekli laboratuvar tetkiklerini yaptırın”
Dengeli beslenme, düzenli uyku ve fiziksel aktivitenin çocukların akademik başarılarını da artırdığını söyleyen Dr. Gönültaş, “Dengeli beslenme çerçevesinde çocuklarımızı karbonhidrat ağırlıklı tek yönlü beslenmeden, işlenmiş gıda, trans yağ ve fastfood tüketiminden uzak tutmalı, bol sebze-meyve, et, süt, yumurta, balık tüketimini teşvik etmeliyiz. Aynı zamanda yaşına göre bir ya da iki yılda bir rutin doktor kontrolüne götürmeli ve gerekli laboratuvar tetkiklerini yaptırmalıyız. Bu şekilde yetersiz ya da yanlış beslenmeye bağlı gelişebilecek eksiklikleri ve patolojileri tespit ederek geç kalmadan gerekli müdahaleleri yapabiliriz. D vitamini, B12 vitamini, demir eksikliği varsa gerekli tedaviler verilmeli yeterli balık tüketimi yoksa balık yağı takviyesi yapılmalıdır” dedi.
“Mavi ışık etkisi uyku kalitesinin bozulmasına neden oluyor”
Düzenli ve sağlıklı uyku için yatmadan önce çocukların belirli bir rutin oluşturmalarının sağlanması gerektiğini belirten Dr. Gönültaş, “Zamanında uyumaları için onları desteklemeliyiz. Ekran maruziyetini yaşa uygun sınırlarda tutmalı, yatmadan önceki son bir saat içerisinde telefon, tablet, televizyon vs. tüm ekranlarla temaslarını kesmeliyiz. Gün içerisindeki yoğun ekran maruziyeti dikkat dağınıklığı, odaklanma sorunları, agresyon gibi psikolojik sorunlara neden olurken, uykudan hemen önceki ekran maruziyeti de ‘mavi ışık etkisi’ ile uyku kalitesinin bozulmasına ve ertesi gün uykululuk halinin oluşmasına neden olmaktadır. Tüm bu sorunlar bir araya gelerek çocuklarımızın sağlığını tehdit ettiği gibi bağışıklık sistemlerini zayıflatarak sık hastalanmalarına ve akademik başarılarının düşmesine de sebep olmaktadır” diye konuştu.
“Düzenli olarak açık havaya çıkmalılar”
Çocukların serbestçe hareket edemediğini ve günün büyük bir bölümünü hareketsiz kalarak geçirdiğini söyleyen Beykent Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Özden Durmuş Gönültaş, “Ayrıca soğuk havalarda hasta olacakları endişesiyle dışarıya çıkarılmamakta kapalı alanlarda uzun süreler geçirmelerine neden olunmaktadır. Oysa çocuklarımızın düzenli olarak açık havaya çıkmaları, yaşlarına uygun fiziksel aktiviteler yapmaları oldukça önemlidir. Birçok araştırma hem normal hayat koşullarında hem de deprem, salgın hastalık gibi afetlerden sonra çocukların yaptığı düzenli fiziksel aktivitenin bağışıklık sistemlerini güçlendirdiğini aynı zamanda okula ve eğitime adaptasyonlarını artırarak okul başarılarını desteklediğini göstermiştir. Pandemi, deprem gibi afetlerden henüz çıktığımız şu dönemde okullar başlarken çocuklarımız için yapabileceğimiz en iyi şeylerin başında düzenli olarak fiziksel aktivite yapmalarını sağlamak vardır” dedi.
“Gıda takviyeleri çocuğa özel olarak planlanmalı”
Aileler tarafından en çok merak edilen bir diğer konunun “gıda takviyeleri” olduğuna değinen Dr. Gönültaş, “Kanıta dayalı olarak faydası ispatlanmış gıda takviyeleri elbette kullanılabilir ancak bunun genel bir reçetesi yoktur. Eğer bir gıda takviyesi verilecekse çocuğa özel olarak planlanmalıdır” ifadelerini kullandı.
“Eksik aşılar tamamlanmalı”
Okullardaki kalabalık ortamlarda, çocukların kontrolsüzce birbiriyle temasının bulaşıcı enfeksiyon hastalıklarının ciddi oranda artmasına neden olduğuna işaret eden Dr. Gönültaş, “İşte tam da bu noktada aşıların önemi bir kez daha görülmektedir. Eğer çocuklarımızın eksik aşıları varsa mutlaka tamamlanmalı, sezonu geldiğinde de influenza aşıları yapılmalı, ayrıca özel olarak yapılan meningokok aşıları bugüne kadar yapılmadıysa onlar da mutlaka yapılmalıdır. Bulundukları kalabalık ortamlar sık havalandırılmalı, ortamın temizliğine dikkat edilmeli ve ‘doğru el yıkama’ öğretilerek el hijyeni sağlanmalıdır. Bu konularda okullarla iş birliği içinde olunmalıdır. Özetle aile-okul-çocuk üçgeninde, sağlıklı beslenme, düzenli uyku, fiziksel aktivite, azaltılmış ekran maruziyeti, düzenli doktor kontrolü ve uygun hijyenik koşulların sağlandığı okul ortamları ile zorlu kış dönemi çok daha kolay atlatılacaktır” diye konuştu.
Talebinizle ilgili yardımcı olabilmemiz için lütfen formu doldurun.